Mutlu Çocuk Yetiştirmek

Çocuk yetiştirmek, hiç kuşkusuz dünyanın en zorlu ve en ödüllendirici görevlerinden biri. Çocuklarımızı büyütürken ve yetiştirirken, fiziksel şiddetten kaçındığımız kadar sözlü şiddete karşı da duyarlı olmalıyız. Pek çok insan, sözlü şiddetin çocuklar üzerinde fiziksel istismar kadar zararlı olabileceğini unutsak da 21.Yüzyılın gürültüsü içinde bütün anne ve babalar kayboluyor.

Bilimsel araştırmalara göre; sözlü şiddet, çocuklar üzerinde ciddi ve kalıcı etkilere yol açabiliyor. Bu, sadece bağırmakla sınırlı değil, aynı zamanda karşılaştırıcı ve yargılayıcı kelimeler kullanmak gibi davranışları da içerir. Bu tür eylemler, çocukların duygusal ve psikolojik gelişimini derinden etkileyebilir. Yetişkinlik döneminde sorunlar yaşama riskini artırabilir. Peki, neden?

Sözlü şiddet, çocukların uzun vadede özsaygısını zedeliyor. Bir çocuğun sürekli olarak "niye yapamıyorsun" veya "tembel" gibi sözlere maruz kalması, kendi değerini kaybetmesine neden olabilir. Bu, ileride duygusal sorunlar, ilişkisel zorluklar ve hatta fiziksel veya zihinsel sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu sonuçları göz önüne alarak, ebeveynler olarak çocuklarımıza yönelik sözlü eleştirilerin önünü almalıyız.  Nasıl ki iş arkadaşımıza veya eşimizin annesine hoyratça konuşamıyorsak, evlatlarımızla da iletişim kurarken aynı özeni korumalıyız.

Anne-Baba Olarak Bizler Ne Yapmalıyız?

• Empati ve Anlayış: Çocuklarımız bazen duygusal anlamda zorluklar yaşarlar, bu nedenle onların hislerini anlamak ve empati yapmak önemlidir. Örneğin, çocuğumuz dışarıda ağlıyorsa, ona kızmak yerine, neyin yanlış gittiğini anlamaya çalışmalıyız. Bu, çocuğumuzun duygusal ihtiyaçlarını anlamamıza yardımcı olur.
• Alternatif Çözümler: Çocuğumuzun duygusal ihtiyaçlarını karşılamak için alternatif çözümler bulmaya çalışmalıyız. Örneğin, sevdiği bir oyuncağı yanımızda taşıyarak, onun sıkıntılı anlarında rahatlamasına yardımcı olabiliririz.
• İletişim: Açık ve sevgi dolu iletişim, çocuğumuzla kurmamız gereken önemli bir bağdır. Onunla konuşurken, eleştirmek yerine onu anlamaya ve desteklemeye odaklanmalıyız. Örneğin, "Neden ağlıyorsun? Anlatabilir misin?" gibi sorular sorarak, çocuğumuzun duygularını ifade etmesine yardımcı olabiliriz.
• Sözlü İfadeler: Çocuğumuza hitap ederken, sevgi dolu ve olumlu ifadeler kullanmaya özen göstermeliyiz. Örneğin, "Seni seviyorum," "Seninle gurur duyuyorum," ve "Nasıl hissediyorsun?" gibi cümleler kullanarak çocuğumuzun öz saygısını güçlendirebiliriz.
• Sınırları Belirlemek: Sözlü şiddetten kaçınırken, sınırları ve kuralları net bir şekilde belirlemek önemlidir. Çocuğumuza hangi davranışların kabul edilebilir olduğunu öğretmek, onun güvenli ve sağlıklı bir şekilde büyümesine yardımcı olacaktır.
• Örnek Olmak: Ebeveynler olarak, çocuklarımıza iyi birer örnek olmalıyız. Kendi aramızda ve çocuklarımızın önünde saygılı, sevgi dolu ve olumlu bir dil kullanmak, onlara doğru davranışları öğretmemize yardımcı olacaktır.
• Sabır ve Anlayış: Çocuklar bazen zorlu dönemlerden geçebilirler. Bu dönemlerde sabır ve anlayış göstermek önemlidir. Örneğin, çocuğumuzun ağladığı bir durumda ona yaklaşırken, sakin ve sabırlı bir şekilde davranmaya çalışmalıyız.

Araştırmalara göre özellikle çocukların yüzde 40'ının sözlü istismara maruz kaldığı düşünüldüğünde, bu konunun ciddiyeti açıkça ortadadır. Sözlü istismarın, çocuklara kötü muamele türlerinden biri olarak kabul edilmesi ve önlenmesi gerektiğini unutmamalıyız. Kelimelerin, çocukların duygusal ve psikolojik gelişimi üzerinde güçlü bir etkisi olduğunu bilmeli ve bu etkinin olumlu yönde olması için çaba sarf etmeliyiz. Çocuklarımızın gelecekteki refahını sağlamak önce sabır ve özveri ister. Sonra sevgi ve saygı oluşur. Unutmayalım, sözlü şiddetin izleri de kalıcıdır ve onları büyüten eller bizim ellerimizdir.

Astrolog Zeynep Turan

Yazının Her Hakkı Saklıdır.

23.10.2023 Tarihinde Kaleme Alınmıştır.